Kalp Hastası Çocuklar Nasıl Beslenmeli

Kalp Hastası Çocuklar Nasıl Beslenmeli

Kalp hastası çocuklarda beslemenin önemi 

Beslenmenin çocukluk döneminde ve devamında kalp sağlığı açısından oldukça önemli bir yeri bulunmaktadır. Çocukluk çağında başlayan beslenme bozukluğu ileri ki yaşlarda kalp hastalıkları riskini tetikleyebilir. Bu kalp hastalıkları arasında en önemlisi olan koroner kalp hastalıkları diye bilinen, hipertansiyon, kalp krizleri ve diyabet (şeker hastalığı) olma riskinin son yıllarda artması gibi kalp sorunlardır. Ateroskleroz denilen damardaki yağlanma ve lipitlerin yüksek olması da genelde çocukluk döneminde başlayan yanlış beslenmenin sonucudur. Bu rahatsızlıkların bir kısmı özellikle kötü beslenme nedeni ile meydana gelir iken, bir kısmında kötü beslenmenin neden olduğu obezite sorunundan dolayı oluşur.

Hatta bazen anne karnında bile çok yağlı beslenen bebeklerin ve anne adayının kolesterolünün yükselmesi durumunda anne karnındaki bebeğin damarlarında da ‘aterom’ plaklarının (damarlarda yağ plakları) oluşabildiği bildirilmiştir. Düşük kiloda ya da erken doğan bebeklerde kalp hastalığı ve obezite olma riskinin daha yüksek olduğu konusunda bazı veriler bulunmaktadır. Bu nedenle bu bebekleri doğduktan sonra kilo aldırmaya çalışmak çocuğun beslenmesinde yanlış sonuçlar verebileceğinden dikkatli olmak gereklidir.

Bebeklerin anne sütü ile beslenmesi kalp hastalığı riskini azaltır mı?

Anne sütü, yıllardır herkesin bildiği en yararlı bebek besini olduğu gibi, bebeğin anne sütü ile beslenmesi halinde alabileceği en değerli gıdayı aldığı önemli bir gerçektir. Anne sütü emen bebeğin organlarının ve damarlarının korunma altında olduğu söylenmektedir. Önceleri doktorlar, dört ile altı ay sadece anne sütü ve bir yaşına kadar anne sütü ve diğer besinler şeklinde beslenme önerir iken, son yıllarda altı ay sadece anne sütü devamında ek besinler ile beslenme tavsiye etmektedirler.

Bir yaşından sonra anne sütünün besleyici özelliği olmamasına rağmen, bebeğin iki yaşına kadarda anne sütü emmesinin bazı faydalarının olduğu bilinmektedir. Örneğin, organların sağlığını ve hayati değerini koruduğu gibi, nörolojik hastalıklardan, kalp hastalıklarından, çölyak hastalığından, diyabet hastalığından ve alerjik hastalıklardan da koruduğu hakkında bilgiler vardır. Ayrıca, anne sütü ile beslenen çocuklarda obezite sorunu daha az rastlanır ve anne sütünün enfeksiyonel hastalıklara karşı da koruma özelliği bulunmaktadır.

Çocuklarda mama ile beslenme kalp hastalığı riskini arttırır mı?

Bebeklerin mama ile beslenmesi durumunda, anne sütü verilmez ise çocukta hızlı kilo alma sorunu başlayabilir. Anne sütü emen bebeklerin yağ hücrelerinde gereğinden fazla hacim artışı meydana gelmez. Fakat sadece mama ile beslenen bebeklerin yağ hücrelerinin hacminde ve sayısında artma meydana gelir ve ileri ki yaşlarda obezite sorunu başlayabilir. Ayrıca, mamada ne kadar besin olursa olsun anne sütünde bulunan büyüme faktörlerinin yerini tutamaz. Bunların dışında anne sütü ile beslenen çocuklar daha çevik ve daha aktiftir ve dünya genelinde viral enfeksiyonlara karşı kullanılan maliyeti oldukça yüksek olan ilaçta bulunan maddeler anne sütünde doğal olarak vardır ve bu maddelerin kansere karşı koruyucu etkisi de bulunmaktadır.

Çocuklarda beslenme kaç yaşından sonra kalp hastalığı riskini oluşturur?

Annesinde, babasında veya ailesinde kalp hastalığı ve yüksek kolesterol sorunu olan çocuklarda iki yaşından sonra kolesterol tetkiklerinin yapılması gerekebilir. Bu durumda ailedeki kalp hastası olan bireyde ya da bireylerdeki kalp hastalığının başlama yaşı önemlidir.

Çocukların beslenmesinde, hazır meyve suları ve asitli içecekler yerine taze sıkılmış meyve suları ya da süt, ayran gibi içeceklerin tercih edilmesi gereklidir. Bir yaşından sonra, çocukların günlük yarım kilo süt içmeleri veya 250 gr süt ürünü yemeleri oldukça önemlidir. Günlük alacağı süt ürünleri arasında, peynir, yoğurt veya sütlü tatlı gibi, sütün ılık olarak içilmesinin çocuğun doğru beslenmesinde önemli yeri vardır. Çocuğa iki yaşına kadar fındık büyüklüğünde tere yağı verilmesi önerilir iken, altıncı aydan sonra fındık ve ceviz gibi besinlerden de yararlanılması gerekmektedir. Çocuğun 5-6 yaşından sonra klasik türk kahvaltısı, peynir, zeytin, yumurta, domates, 5-6 kadar badem, ceviz gibi kuru yemişler ile kahvaltı yapması oldukça faydalıdır.

Bebeğin beslenmesinde, buharda pimiş sebzeler ile sebze çorbasının ek besin olarak yedirilmesi önemlidir. Yedinci aydan sonra bu çorbaların içine bir diş sarımsak ve yeşil soğan katılması önerilir. Bebek doğduktan sonra, bebeklik döneminden yaşlılık dönemine kadar sağlıklı beslenme alışkanlığını edindirme görevi genelde anelerin elindedir. Çocukları küçük yaşta yararlı gıdalar ile beslemek, çocukların ileri ki yaşlarda da sağlıklı besinler ile beslenmesinde etkisi olur. Örneğin, brokoli, ıspanak, pırasa, kereviz, karnıbahar ve benzeri sebzeleri yedirmeye küçük yaşlarda alıştırmak gereklidir.

Ayrıca et, tavuk ve balık gibi et ürünlerininde sebzeler ile pişirilmesi ve bebeklere yedirilmesi gereklidir. Çocukların ve bebeklerin balık tüketiminin omega üç dengesini sağlamak açısından önemli yeri vardır. Bunların dışında baklagiller, tahıllar ve meyvelerden de yeterli miktarlarda çocukların tüketmesi oldukça önemlidir. Çocukların daha bebeklik döneminden itibaren sağlıklı besinler ile beslenmesi hem kalp hastalıklarından hemde diğer hastalıklardan korunması için oldukça önemli bir yeri vardır. Ayrıca her çocuk ailenin beslenme alışkanlığını örnek alabileceği için, ailenin beslenme alışkanlığı yetişmekte olan çocuk için önemli olduğundan ailenin çocuklarına beslenmede örnek olması gerekmektedir.