Hamilelikte Boğaz Ağrısı- Soğuk Algınlığı Ve Grip

Hamilelikte soğuk algınlığı ve grip bebeğe zarar verir mi?

Hamilelik dönemi anne adayı için kendini daha iyi bakması gereken bir dönemdir. Hamilelikte boğaz ağrısı genellikle soğuk algınlığı ve grip kaynaklı meydana gelir. Soğuk algınlığı (halk arasında üşütme) olarak ta adlandırılır. Nezle ve soğuk algınlığı yaklaşık aynı anlamda değerlendirilir. Hamilelerde soğuk algınlığı ve grip dikkat edildiğinde atlatılabilecek durumlardır. Grip ve soğuk algınlığı genellikle karıştırılmaktadır. Grip ve soğuk algınlığı belirtileri birbirine çok benzediği gibi, aslında nedenleri ve sonuçları farklıdır. Grip ve soğuk algınlığı virüsler tarafından meydana gelir ve üst solunum yollarını etkiler.

Grip (inluenza) A-B ve C virüsleri tarafından ortaya çıkar iken, soğuk algınlığını yaklaşık 200 civarı farklı virüs meydana getirir. Grip tüm vücudu etkilediği gibi, soğuk algınlığı genellikle solunum yollarını etkiler. Grip, öksürük, hapşırma ile ile çevreye saçılan damlacıkların hava yolu ile yayılması, hasta kişiler ile temas ve hasta kişilerin kullandığı eşyalar ile temas sonucu bulaşır. Grip ve soğuk algınlığı başka problemlere neden olabilir iken, zatürre gibi tehlikeli durumlar soğuk algınlığında görülmez. Soğuk algınlığı üşüttüğün zaman kaçınılmaz olabilir. Grip, grip aşısı ile önlenebilir.

Hamilelikte soğuk algınlığı belirtileri 

Soğuk algınlığı genellikle burnu etkileyen bir hastalıktır. Bu hastalığa etken olan mikroplar genellikle rhinovirüs adı verilen grubu içerir. Soğuk algınlığı belirtileri virüs bulaştıktan iki gün sonra ortaya çıkmaya başlar. En çok görülen belirtiler, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, gözlerde yanma, burunda yanma, boğaz ağrısı veya boğazda hassasiyet, hapşırma ve nadir olarak ateş görülür. Muayene sırasında boğazda kızarıklık her zaman görülmez iken, sinüslerde ağrı ve kulak ağrısı daha sık görülür. Virüsün tipine göre öksürük, geniz akıntısı, iştahsızlık ve halsizlik gibi şikayetler rahatsızlıklara eşlik edebilir. Soğuk algınlığı belirtileri bir hafta on gün içerisinde geçer.

Hamilelikte grip belirtileri 

Grip genellikle ateş yükselmesi ile başlar ve yüzde kızarıklık ve halsizlik bu duruma eşlik eder. Bu belirtilere takiben boğaz ağrısı, boğazda kızarıklık ve bademciklerde şişlik, baş ağrısı, titreme, baş dönmesi, bulantı, kusma, öksürük, yaygın kas ve eklem ağrıları gibi şikayetler görülür. Öksürük dışındaki belirtiler genellikle 1 haftada düzelir. Fakat öksürük gelişmiş ise daha uzun sürer. Hamilelik döneminde grip özellikle son aylarda bebeğe grip sardırma açısından önemli bir durumdur. Bu nedenle hamile kadın grip olduğunda mutlaka doktoruna baş vurup tedavisini olmalıdır.

Hamilelikte grip aşısı yaptırmak doğru mu?

Grip aşısı canlı virüs içermeyen ve hamilelik döneminde de kullanılabilen bir aşıdır. Bu aşı en fazla 3 tür influenza virüsüne karşı bağışıklık kazandırmaktadır. Grip aşısının içeriği her sene değiştirilir ve o yıl gelişebileceği düşünülen virüse karşı olacak şekilde üretilir. Grip aşısının etkinliği aşısı yapılan kişinin yaşına ve o yıl enfeksiyona neden olan virüse göre % 70-90 arasındadır. Uzmanlar grip salgını mevsiminde (eylül - ekim) gibi, hamileliğinin 2 ya da 3'üncü döneminde olan kadınların grip aşısı olabileceklerini bildirmektedirler. Aynı bildiride şeker hastalığı, astım hastalığı, tansiyon hastalığı, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, Behçet hastalığı, Akdeniz ateşi hastalığı gibi kronik hastalığı bulunan yüksek risk altındaki hamilelerin yaşlarına bakılmaksızın grip aşısı olmaları önerilmektedir.

Hamilelikte boğaz ağrısı - soğuk algınlığı ve gripten korunma 

Grip ve soğuk algınlığı virüslerin neden olduğu hastalıklardır. Bu nedenle grip ve soğuk algınlığında antibiyotik fayda sağlamamaktadır. İkincil bir bakteriyel enfeksiyon gelişmediği sürece antibiyotik kullanılmasına gerek yoktur. Grip ve soğuk algınlığı durumunda tedaviden ziyade hasta olmamak önemlidir. Bu nedenle salgın gelişebilecek dönemlerde kalabalık ve kapalı alanlarda çok uzun kalınmaması ve ellerin sık sık yıkanması gereklidir. Grip ve soğuk algınlığı tedavisinde en önemli nokta yeteri kadar istirahat etmek beslenmeye ve bol sıvı alımına ve su içmeye dikkat etmektir.

Özellikle hamilelerde yatarken başı yukarıda tutmak ve iki yastık ile yatmak geniz akıntısının verdiği rahatsızlığı önleyebilir. Bulunulan ortamın iyi havalandırılması ve sıcak tutulması önemlidir. Havanın kurumasını önlemek için buhar makinesi kullanmak faydalı olur. Beslenmeye dikkat etmek ve iştah eksikliği var ise geçici olarak karbonhidrattan zengin bir diyet uygulanması enerji ihtiyacı için faydalı olur. Burun tıkanıklığı için tuzlu karbonatlı su (1 litre suya 1 çay kaşığı karbonat, 1 yemek kaşığı tuz koyularak kaynatılır ve günde birkaç kez buruna çekilir).

Ağrılar ve ateşi önleme amaçlı doktorun önerdiği tedaviyi uygulamak yeterli olur. İyileştikten sonra hemen normal zamana dönmeyip bir kaç gün daha istirahat etmek hastalığın tekrarlamasını önlemek için önemlidir. Çay yerine günde bir iki fincan ıhlamur çayı içmek, içilen bitki çayı içerisine limon dilimi ve bal karıştırarak içmek, sıcak süt içmek, boğaz bölgesini sıcak tutmak, düzenli uyumak, stresten uzak durmak, meyve tüketmek, yeşillik tüketmek şeklinde beslenme şekli C vitamini açısından önemlidir. Grip ve soğuk algınlığı durumunda zatürre (pnömoni) gelişmediği sürece bebek zarar görmez. Fakat bu tür komplikasyonlar göz önünde bulundurularak dikkatli olmak gereklidir.

Fakat yüksek riskli bir hamilelik geçirenler, ateşi 38.5'in üzerinde seyreden hamileler, soluk alıp verirken sıkıntı çeken hamileler, göğüs ağrısı şikayeti olan hamileler, şiddetli kulak ağrısı, kulakta akıntı ve kanaması olan hamileler, döküntü ve kızarıklık şikayeti ortaya çıkan hamileler, ense sertliği olan hamileler ve bu durumların bir iki gün içerisinde geçmemesi durumunda mutlaka doktoruna baş vurmalıdır.