Bilim insanlarının yapmış olduğu çalışmalara göre Canlı Doğuranlar familyası iki gruba ayrılmıştır;
Bu gruplar Poeciliinae ve Goodeinae'dir. Bugün tüm dünya genelinde balık severlerin akvaryumda en fazla besledikleri balık türleri arasındadır. Çünkü Canlı Doğuran Balıkların bakımları hem daha kolay ve hem daha dayanıklı balıklardır.
Canlı Doğuran tüm Balıklarda (Poeciliidae) ailesinde dişler olduğu bilinmektedir. Tür ve çeşitlerine göre irili ufaklı bu mikro dişler bitkilerdeki yosunları kemirmelerine yaramakta, verdiğimiz yemleri sıkıca tutup beslenmelerini kolaylaştırmaktadır.
Bu familya grubundaki balıkların yumurtaları anne karnında gelişir. Anne karnında yumurtadan çıkan gelişkin yavrular anne tarafından suya salınırlar. Öteki balık türlerine oranla hem daha gelişmiş hem de daha iri doğan canlı doğuran yavruları, doğduktan hemen sonra kendi kendine beslenmeye başlayabilirler. Bu sebeple bu balıklarda yeni doğanları besleme diye bir durum söz konusu olmamıştır.
Dişi canlı doğuran balık, su ısısına göre her 28 günde bir doğurur. Bu zaman eğer su daha soğuksa uzar, eğer su daha sıcaksa da daha az olur. Doğurmaya hazır dişi balığa yukarıdan bakıldığında karnının fark edilir bir biçimde genişlediği görülür. Özellikle rengi çok koyu olmayan türlerde dişi balığa yakından bakıldığın da karaltı şeklinde yavrular görülebilir. Bu üçgen karaltı doğumdan önce en iri boyutlara ulaşır.
Yaşayan yavru sayısını artırmak amacıyla hamile balığı doğumdan önce diğer balıklardan ayırmak kurtaracağınız yavru sayısını arttıracaktır. Bu amaçla balığı ya akvaryumcularda satılan özel plastik balık üretme hücresine veya en iyisi çok sık bitlendirilmiş küçük bir akvaryuma ayırın. Bu aşamada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta doğum aşaması yaklaştıkça hamile balık normale göre çok daha fazla hassaslaşır. Bu nedenle doğumuna az kalmış bir balığı kepçe vb. ile yakalamaya çalışmak doğacak yavruların ölü doğmasına sebep olabilir.
Canlı Doğuran balıklardan ekseriyetle lepistesler ve kılıçkuyruklar çoğu meraklıların akvaryum hobisine başlangıç balıkları ve çoğumuzun da tutkusu ola gelmektedir. Yalnızca aynı tür canlı doğuranlar değil; Poecilia cinsinin diğer türleri olan velifera, lepistes (reticulata), moli (sphenops) kendi aralarında ve Xiphophorus ırkından olan ay kılıç ve plati (maculatus), kılıçkuyruk (helleri), kendi aralarında çiftleşip ve sağlıklı yavrular meydana getirebilirler.
Canlı Doğuranları üretme ve çoğaltma konusuna gelince; Şayet tankınızda, en az iki adet erkek ve dişi mutlu ve sağlıklı balığınız varsa, istemeseniz bile dişinin hamile kalacağını belirtmeye gerek bile yoktur. Fakat yine de sağlıklı bir doğum ve yavrularda düşük kayıp oranı yakalamak için, 1 erkek - 3 dişi oranını oturtmanız tavsiye edilir.
Böylelikle tankınızdaki kavgaların önüne geçmek ve yine aynı zamanda hamile dişilerin çok daha az rahatsız edilmelerini sağlamak için de ortam müsait hale getirilmiş olabilecektir. Bu balıklarda hamilelik süresi, kimi kaynaklarda değişiklik göstermekle birlikte, genellikle 20 gündür. Fakat bu sürenin, tankınızın ısısı, bakımı, balıklarınızın yaşı ve sağlığı vb. gibi bir sürü faktör tarafından önemli oranda değiştirilebileceğini unutmamak gerekir.
Canlı doğuranların yavrularının yetiştirilmesinde belki de en büyük risk yine bu yavruların ebeveynleri tarafından yenilmesi tehlikesidir. Her ne kadar iyi besleseniz de, yetişkinler bir şekilde yavrularını yerler. Bu yavruların yetiştirilmesindeki en büyük tehlike yetişkin anne ve babalarıdır. Çünkü doğduğu andan itibaren kendi kendine yetebilen, rahatlıkla yüzebilen ve tek başına beslenebilmelerine rağmen, ebeveynleri tarafından yenilebilmektedirler.
Doğum gerçekleştikten sonra yeni doğan yavruların gelişimini etkileyen çok fazla etken vardır. Bunların arasında doğru besleme, su sıcaklığının uygunluğu, saklanacak yerlerin çokluğu ve yavruların gezebileceği alanlar sayılabilir. Her şey bir yana doğru besleme en önemlisidir hiç şüphesiz. Çünkü tüm canlılarda olduğu gibi yavru aşamasında ölüm oranları yüksektir. Yavru balıkları gün içinde 4–5 öğün, azar azar beslemeniz önerilmektedir.
Çevrede onları yiyebilecek büyüklükte balıklar olmasa bile sığınabilecekleri alanları onlara oluşturmanız balıklarınızın kendilerini güvende hissetmelerini sağlayacaktır. Bununla birlikte rahatça yüzebilecekleri geniş akvaryumlar yavru balıkların daha çabuk büyümelerini ve daha sağlıklı olmalarını sağlayacaktır. Az miktarda akıntı ise yavru balıkların kas sistemlerin gelişimini olumlu yönde etkileyecek, diğer taraftan mantar ve parazitlerin çoğalmasını engelleyebilecektir.
Ayrı bir tankta yavruların yetiştirilmesi akvaryumun en altına yeterli oranda kum konulmuş, bitkili, saklanacak yerleri olan ufak bir alan yavruların yetiştirilmesi için önemlidir. Ayrıca filtre tercihi olarak da suda çok fazla akıntıya neden olmayacak sünger filtreler tercih edilebilir. Akvaryumda bitkilerin mevcut bulunması yavrular için çok önemlidir. Çünkü bu bitkiler sudaki amonyak ve nitrat gibi maddelerin ortamdan uzaklaştırılmasını sağlayarak balıklar için hızlı ve sağlıklı bir büyüme ortamı sağlayacaktır. Bu sayede yavrular bitkinin yapraklarında oluşan yosunları keyifle yiyeceklerdir.
Bu gruplar Poeciliinae ve Goodeinae'dir. Bugün tüm dünya genelinde balık severlerin akvaryumda en fazla besledikleri balık türleri arasındadır. Çünkü Canlı Doğuran Balıkların bakımları hem daha kolay ve hem daha dayanıklı balıklardır.
Canlı Doğuran tüm Balıklarda (Poeciliidae) ailesinde dişler olduğu bilinmektedir. Tür ve çeşitlerine göre irili ufaklı bu mikro dişler bitkilerdeki yosunları kemirmelerine yaramakta, verdiğimiz yemleri sıkıca tutup beslenmelerini kolaylaştırmaktadır.
Bu familya grubundaki balıkların yumurtaları anne karnında gelişir. Anne karnında yumurtadan çıkan gelişkin yavrular anne tarafından suya salınırlar. Öteki balık türlerine oranla hem daha gelişmiş hem de daha iri doğan canlı doğuran yavruları, doğduktan hemen sonra kendi kendine beslenmeye başlayabilirler. Bu sebeple bu balıklarda yeni doğanları besleme diye bir durum söz konusu olmamıştır.
Dişi canlı doğuran balık, su ısısına göre her 28 günde bir doğurur. Bu zaman eğer su daha soğuksa uzar, eğer su daha sıcaksa da daha az olur. Doğurmaya hazır dişi balığa yukarıdan bakıldığında karnının fark edilir bir biçimde genişlediği görülür. Özellikle rengi çok koyu olmayan türlerde dişi balığa yakından bakıldığın da karaltı şeklinde yavrular görülebilir. Bu üçgen karaltı doğumdan önce en iri boyutlara ulaşır.
Yaşayan yavru sayısını artırmak amacıyla hamile balığı doğumdan önce diğer balıklardan ayırmak kurtaracağınız yavru sayısını arttıracaktır. Bu amaçla balığı ya akvaryumcularda satılan özel plastik balık üretme hücresine veya en iyisi çok sık bitlendirilmiş küçük bir akvaryuma ayırın. Bu aşamada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta doğum aşaması yaklaştıkça hamile balık normale göre çok daha fazla hassaslaşır. Bu nedenle doğumuna az kalmış bir balığı kepçe vb. ile yakalamaya çalışmak doğacak yavruların ölü doğmasına sebep olabilir.
Canlı Doğuran balıklardan ekseriyetle lepistesler ve kılıçkuyruklar çoğu meraklıların akvaryum hobisine başlangıç balıkları ve çoğumuzun da tutkusu ola gelmektedir. Yalnızca aynı tür canlı doğuranlar değil; Poecilia cinsinin diğer türleri olan velifera, lepistes (reticulata), moli (sphenops) kendi aralarında ve Xiphophorus ırkından olan ay kılıç ve plati (maculatus), kılıçkuyruk (helleri), kendi aralarında çiftleşip ve sağlıklı yavrular meydana getirebilirler.
Böylelikle tankınızdaki kavgaların önüne geçmek ve yine aynı zamanda hamile dişilerin çok daha az rahatsız edilmelerini sağlamak için de ortam müsait hale getirilmiş olabilecektir. Bu balıklarda hamilelik süresi, kimi kaynaklarda değişiklik göstermekle birlikte, genellikle 20 gündür. Fakat bu sürenin, tankınızın ısısı, bakımı, balıklarınızın yaşı ve sağlığı vb. gibi bir sürü faktör tarafından önemli oranda değiştirilebileceğini unutmamak gerekir.
Canlı doğuranların yavrularının yetiştirilmesinde belki de en büyük risk yine bu yavruların ebeveynleri tarafından yenilmesi tehlikesidir. Her ne kadar iyi besleseniz de, yetişkinler bir şekilde yavrularını yerler. Bu yavruların yetiştirilmesindeki en büyük tehlike yetişkin anne ve babalarıdır. Çünkü doğduğu andan itibaren kendi kendine yetebilen, rahatlıkla yüzebilen ve tek başına beslenebilmelerine rağmen, ebeveynleri tarafından yenilebilmektedirler.
Doğum gerçekleştikten sonra yeni doğan yavruların gelişimini etkileyen çok fazla etken vardır. Bunların arasında doğru besleme, su sıcaklığının uygunluğu, saklanacak yerlerin çokluğu ve yavruların gezebileceği alanlar sayılabilir. Her şey bir yana doğru besleme en önemlisidir hiç şüphesiz. Çünkü tüm canlılarda olduğu gibi yavru aşamasında ölüm oranları yüksektir. Yavru balıkları gün içinde 4–5 öğün, azar azar beslemeniz önerilmektedir.
Çevrede onları yiyebilecek büyüklükte balıklar olmasa bile sığınabilecekleri alanları onlara oluşturmanız balıklarınızın kendilerini güvende hissetmelerini sağlayacaktır. Bununla birlikte rahatça yüzebilecekleri geniş akvaryumlar yavru balıkların daha çabuk büyümelerini ve daha sağlıklı olmalarını sağlayacaktır. Az miktarda akıntı ise yavru balıkların kas sistemlerin gelişimini olumlu yönde etkileyecek, diğer taraftan mantar ve parazitlerin çoğalmasını engelleyebilecektir.
Ayrı bir tankta yavruların yetiştirilmesi akvaryumun en altına yeterli oranda kum konulmuş, bitkili, saklanacak yerleri olan ufak bir alan yavruların yetiştirilmesi için önemlidir. Ayrıca filtre tercihi olarak da suda çok fazla akıntıya neden olmayacak sünger filtreler tercih edilebilir. Akvaryumda bitkilerin mevcut bulunması yavrular için çok önemlidir. Çünkü bu bitkiler sudaki amonyak ve nitrat gibi maddelerin ortamdan uzaklaştırılmasını sağlayarak balıklar için hızlı ve sağlıklı bir büyüme ortamı sağlayacaktır. Bu sayede yavrular bitkinin yapraklarında oluşan yosunları keyifle yiyeceklerdir.