ATIKLAR VE ATIKLARIN ÇEVREYE ETKİLERİ NELERDİR?

Dünyamızda gitgide artan nüfus artış ve bununla birlikte artan sanayileşme, şehirleşme ve yaşam standardının sürekli bir değişim içerisinde olması tüketimin daha da artmasına ve sonuç olarak atık maddelerininde çoğalmasına neden olmaktadır. Bu atık maddeler doğada bir şekilde kendiliğinden ekosistem gereği temizlenmektedir. Fakat son yıllarda ne yazık ki doğanın kendi gücü bu temizliği yapmaya yetmemektedir.
Buradan yola çıkarak son yıllarda atıklarla ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Ve atıklar bu noktada üç başlık adı altında incelenmektedir.

Bunlar,

1)    Sıvı Atıklar: Sıvı atıklar bugün evlerimizden, işyerlerimizden kanalizasyona karışıp su kirliliğine neden olan atıklardır. Su kirliliğine neden olan atıklarda kendi içerisinde bölümlere ayrılmaktadır.

Bunlar,

•    Biyolojik etkiler: Biyolojik atıklar sularda üreyen maddelerin küfler ve bakteriler oluşturması sonucu sudaki oksijenin azalmasına neden olmaktadırlar.

•    Kimyasal Etkiler: Fabrikalardan gelen kimyasal atıklar suda civa, kurşun gibi metallerin sulara karışmasına ve yaşayan canlıların ölmesine neden olmaktadır.

•    Fiziksel etkiler: Yine fabrikalardan bırakılan yüksek derecede sıcaklıktaki suların nehirlere, denizlere karışması mevcut suyun sıcaklığının bir anda yükselmesine neden olur. Ayrıca yine evlerimizden de kanalizasyon sistemiyle doğaya karışan bu sular mevcut suyun tadının ve dokusunun da değişmesine neden olarak oradaki normal ekosistemin bozulmasına neden olmaktadır.

2)    Katı Atıklar: Bugün en fazla atık katı atık olarak adlandırılmaktadır. Tüketim alanında kullandığımız yiyeceklerimizin içine konulduğu ambalaj maddelerinin ve kutuların, şişelerin neden olduğu atıklardır. Yine atılan kumaş maddeleri, kâğıt atıkları, plastikler katı atıkların içinde evsel atık olarak tanımlananlardır. Katı atıkların içinde kabul edilen fakat yapılan sanayi çalışmalarından çıkan atıklar ise endüstri veya sanayi atıkları olarak tanımlanır. Tarım alanında yapılan çalışmalar neticesinde kalan katı atıklar ise tarımsal atık olarak ayrılmışlardır. Son olarak hurda araçlar, şehirleri temizlemekte kullanılan atıklar, inşaatların yapımı sonrasında kalan atıklar ise şehir atıkları olarak sınıflandırılmıştır.

Sizin de gördüğünüz gibi katı atıklar doğaya en fazla karışan atıklardır. Bu nedenle son yıllarda bu atıkların taşınması, ayrıştırılması ve depolanmasının en az zararla yapılması konusunda ciddi çalışmalar yapılmaktadır.

3)    Gaz Atıklar: Katı atıklardan sonra çevrenin en çok kirletildiği atıklardır. Günden güne artan arabalar, nükleer santraller, fabrikalar, çöp sahaları, ısınma ve üretim amaçlı kullanılan kullanılan yakıtların hepsi dünyamızda gaz atıkların oluşmasına neden olmaktadır.

Atıkların çevreye etkileri

    Küresel ısınma,

    Hava kirliliği,

    Yeraltı suyu kirliliği,

    Bitki örtüsünün zarar görmesi,

    Doğanın kendisine ait olmayan çirkin kokular.

Atıklar ne yazık ki doğaya ciddi zararlar vermektedir. Bu nedenle çevreye bıraktığımız her atığın verdiği zararı düşünerek davranmalı ve bunu asla ihmal etmemeliyiz.

Şöyle ki, bugün doğaya atılan bir portakal kabuğu 6 ayda, sakız 5 yılda, plastik torba 20 yılda, plastik şişe 1000 yılda, piller 100 yılda ancak doğadan temizlenebiliyor. Düşünün ki, hiç umursamadan doğaya attığınız bir şişe sizi bırakın sizin torunlarınız bile öldükten sonra bile doğada kalmaya ve doğayı kirletmeye devam ediyor. Ve eğer bu şekilde düşünmeden doğayı kirletmeye devam edersek yakın zamanda yaşanacak bir dünya bulamayabiliriz. Bu nedenle atıklarımızın ayrıştırılmasına ve doğaya daha az zarar vermesini sağlamak için hepimiz elimizden geleni yapalım ve destek olalım.